EK DERS ÜCRETİ İYİLEŞTİRİLSİN !

 

 

 

 

Bilindiği üzere 2015 Mart ayında TBMM'de kabul edilen Torba Yasa ile Milli Eğitim Bakanlığı Örgün ve Yaygın Eğitimi Destekleme ve Yetiştirme Kursları Yönergesi kapsamında görev alan yönetici ve öğretmenlerin ek derslerine yüzde 100 zam yapılması resmileşmişti.Yasanın çıktığı dönemde de Özgür Eğitim-Sen olarak yapılan düzenlemenin eksik, yanlış ve öncelik boyutunun ters-yüz edilmiş olduğunu ifade etmiştik. Düzenlemenin doğrudan eğitim sistemindeki bir aksaklığın giderilmesine dönük değil ülkede devam eden siyasal bir hadisenin gereği olarak hayata geçirildiği kamuoyunun malumudur.

 

 

Ancak aradan geçen sürede dikkate alındığında hem söz konusu düzenleme hem de düzenlemeden bağımsız şekilde eğitim çalışanlarının ek ders ücretlerinin iyileştirilmesi zarureti önümüzdedir.

 

 

Eğitim sistemimizin ve çalışanlarının temel problem alanlarından birisi mali hakların yetersizliği ile ilgili olduğu bilinmektedir. Bunun bir parçası olan "ek ders" mevzusu özellikle belirtilen düzenleme ile iki kesim açısından hakkaniyetsiz, gayrı adil ve kamu yönetiminde hayata geçirilmeye çalışılan "eşit işe eşit ücret" ilkesine aleni şekilde aykırı niteliktedir.

Milli Eğitim Sistemi'nin ana akım yapılanması söz konusu düzenlemeyle ikincil bir hale itilmiş, destekleme ve yetiştirme gibi ana akım yapılanmayı tamamlayıcı unsurlar öncelikli hale getirilmiştir. Bu birincil ve ikincil olanın birbirine karışması, esasın ötelenip bir aparatın öne alınması gibi izah edilmesi mümkün olmayan bir kafa karışıklığını ve yönetim zafiyetini belgelemektedir.

 

 

İkincisi zaman, içerik vs. gibi tüm yapılanması benzer olan bir etkinliğe, aynı yapılanma içerisinde farklı ücretlendirmelerin yapılıyor olmasının izahı yoktur. Aynı kişilerin girdiği ve aynı şeyleri aynı şekilde anlattığı bir etkinliği farklı ücretlendirilmesi sistemin organizasyonundaki savrukluğu ve yönetsel bir akıldan yoksunluğunu belirtiyor. Benzer şekilde sistem içerisinde "ücretli öğretmen" olarak nitelendirilen ve tabiri caizse modern bir kölelik formatında istihdam edilen çalışanların yaşadığı sistemik sömürülme ve mağduriyettir. Ek ders ücretleri üzerinden çalıştırılan bu insanlarında yaşadığı mağduriyetin giderilmesi başta sistemin personel rejiminin hak, adalet, liyakat, işin gereksinimleri ve sistemin personel ihtiyacı doğrultusunda yapılanması Hükümeti bekleyen acil bir görevdir.

Bu açıdan sistemdeki adaletsizliğin, merkezi ve çeperi birbirine karıştıran düzenlemenin ve "ücretli öğretmen" formatı altında açıkça yaşanan istismarın ortadan kaldırılması için Özgür Eğitim-Sen olarak ilgili, yetkili, sorumlu tüm bileşenleri ahlak, adalet ve vicdan doğrultusunda görevlerinin başına çağırıyoruz.

                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                            

 

Abdulbaki DEGER

Özgür Eğitim-Sen Genel Sekreteri